Ingilizce

Ingilizce (Tam Zamanli)

       Erken yasta verilen yabanci dil ögretimi çocukta zekâyi gelistirmekte ve ana dilinde de anlama kabiliyetini artirmaktadir. Buna göre yabanci dil ögrenmeye ne kadar erken yasta baslanirsa dili ögrenmek o kadar kolaylasir. 

Okul öncesi dönemde çocuklara yabanci dil dogrudan degil, oyun, sarki, tekerlemelerle dolayli yoldan ögretilebilir. Böylece çocuk yabanci dille tabiî bir ortamda karsi karsiya gelir, duyarak, görerek ve bizzat yasayarak ögrenir. Ögretmen, hareket, jest, mimik, uygun ipucu verme, resim ve sekillerle gösterme, sarki söyleme, karsilikli konusma gibi yollari kullanabilir. Yabanci dildeki sesleri duymaya alisan çocuklar bunlari zamanla benimser. Ögretilen kelime ve cümlelerin çocuklarin günlük hayatindan seçilmesi ilgiyi artirir. Çocuk hangi oyuncak ve nesnelerle oynuyorsa, onlarin Ingilizce isimlerini de kolayca ögrenebilir. Oyun, çocuk için en iyi ögrenme yoludur. Oyunla yabanci dil bir araya getirilince ögrenme daha da kolaylasir ve bir keyif hâline gelir. Dil ögretiminde sarki ve hareket de basariyi yükseltir. Ritim ve melodiyle ögrenme eglenceli hâle gelir ve bilginin hafizada kalmasi kolaylasir. Çocuk, sarkilari önce anlamini bilmeden ezberler, kelimeleri ögrendikçe anlami da çözer. Bunun yaninda, yabanci dil ögretimi için kullanilan boyama veya hikâye kitaplarindan faydalanilabilir. Çocuklara dil ögretirken sik tekrarlarin yapilmasi, ögrenilenlerin pekistirilmesini ve derse katilamayanlarin da ögrenme firsati bulmasini saglar.

        Erken yaslardaki (yani 2-6 yas evresinde) dil ögrenimi esnasinda beyin iki farkli dil ögrenimini birbirinden ayirt etmiyor ve iki dilin gelisimini paralel devam ettiriyor. Bu nedenle çocugun yabanci dili ögrenmesi ana dilini ögrenmesine engel olmuyor, bilakis olumlu etkileri sayesinde çocugun ana dilini daha kolay ögrenmesine katkida bulunuyor.